Hyundai'nin Âdeta Tırnaklarıyla Kazıyarak Bugünlere Gelişini Kanıtlayan Kuruluş Hikâyesi (Aslında Esas Amacı Otomotiv Sektörüne Girmek Değildi!)

Hyundai, ekonomik olarak çökmüş ve eğitimli insan gücü olarak zayıflamış bir ülke olan Güney Kore’den çıkıp, kısa sürede dünya devleri arasında yer almaya başlayan bir marka.

Öyle ki Hyundai, hâlihazırda Korece’de “Çağdaş/Modern” anlamına gelmekte. Marka, 55 sene boyunca büyük bir değişime, gelişime ve yeniliğe ışık tutmayı başarmış durumda.

Gelin, Hyundai markasının kuruluş hikâyesine bakalım.

Hyundai markası 1947’de Güney Kore’de, Chung Ju-Yung tarafından kuruldu.

Ancak bu marka aslında bir inşaat şirketi olarak temellerini attı ve gemi yapımı, lojistik, elektronik ve inşaat alanında etkinlikler gösterdi. “Hyundai Motor Company” adıyla otomobil sektörüne ise kurulduktan 20 sene sonra giriş yaptı.

Şirketin aynı vakitda gemi, çelik, iş makinesi ve elektronik alanında da ar-ge yönünde başarılı işler çıkarması, otomotivde elini güçlendiren önemli bir etken oldu. vakit içinde dünya devleri arasında yerini almaya başlayan Hyundai, 1950-1953 seneları arasında Kore Savaşı sonrası ülkenin yaralarını sarmasında kilit bir rol oynadı.

Öyle ki devlet tarafından da destek gören şirketnın yalnızca otomotiv üretim tesislerinde 50 bini aşkın çalışan bulunmakta.

Ayrıca şirket, 1998’de Kia’yı satın aldı ve Güney Kore’nin otomotiv pazarında %70’lik bir paya ulaştı. Hyundai’nin hikâyesi, kendi aracını yapabilme noktasında ise 1976’da Pony modeli ile başladı.

Tatilsiz, günlük 16 saatlik çalışma temposuyla çalışan marka, kısa sürede hem bilgisini hem de kapasitesini artırdı. Tasarımlar için İtalya’ya mühendisler gönderdi. Araç kalitesinde standardı yakalayabilmek için genelde tek tedarikçi şirket ile çalıştı.

1981’de ise kamyon ve kamyonet üretimine başladı.

Ayrıca Hyundai şirketsının Güney Kore, ABD, Türkiye, Çin, Hindistan ve Rusya’da fabrikaları var. Fakat bunlar içinde Güney Kore’nin Ulsan şehrindeki fabrikayı ayrı bir yere koymak gerekir. Çünkü bu fabrika, dünyanın en büyük ve en yüksek kapasiteli otomotiv üretim tesisi konumunda.

Öte yandan Pony, 1986’da ABD’ye ihraç edilmeye başlandı ve Hyundai’nin büyük boyutlu lüks otomobili Grandeur (Azera) piyasaya sürüldü. Pony, 3 sene üst üste ABD’de en çok satan ithal kompakt otomobil oldu.

1988’de ise lüks sedan Sonata, 1990’da Elantra ve Scoupe, 1991’de Galloper, 1993’te Sonata II, 1996’da Dynasty ve Tiburon piyasa sürüldü. Hyundai kendisini öylesine geliştirdi ve yeniledi ki 2023’te elektrikli araçlar için yeni bir otomatik şarj robotu geliştirdi, N Vision 74’ü tanıttı.

Özetle Güney Kore’nin bir dünya markası hâline getirdiği Hyundai, sektöre otomotiv tarafından başlamasa da vakit içinde kendini geliştirerek ve sürekli üstüne koyarak, en başarılı otomobil markalarından biri hâline geldi.

İlginizi çekebilir: